Maçka Lişer Yaylası ve Yayla Çorbası

Yayla Çorbası

5 Kişilik

Hazırlanışı:5 dk.

Pişirme süresi: 15 dk

Malzemeler:

1 su bardağı yoğurt

4 su bardağı su

2 çorba kaşığı un

2 çorba kaşığı pirinç

1 yumurta sarısı

1 çorba kaşığı tereyağı

1 çay kaşığı nane

1 çay kaşığı kırmızı tozbiber

Tuz

Hazırlanışı:

Yoğurt ,pirinç ,su,un ve yumurta sarısını tencereye alın.Bir çırpıcıyla karıştırarak kaynatın.Kaynadıktan sonra tuzunu ekleyin.İçindeki pirinçler pişinceye kadar 5-10 dk pişirin.Diğer tarafta bir sos tenceresinde tereyapını eritin nane ve kırmızı tozbiberi katıp karıştırın.Sonra bunu kaynayan çorbaya ekleyip 1-2 dk. daha pişirin.

MİMLENDİM!



Sevgili http://caferoyal-kardelen.blogspot.com/ beni mimlemiş, yakınınızdaki ilk kitabı alın,161.sayfayı açın 5.cümleyi okuyun ,blog sayfanıza yazın,en güzel cümleyi yada kitabı seçmeyin sadece en yakınınızdakini seçin,5 blog arkadaşınıza gönderin. Ben de severek cevaplıyorum, en yakınımdaki kitap şu an okuduğum Jean-Paul Sartre Sözcükler .161. sayfadaki 5.cümle şöyle; Bütün özellikleri bana benzeyen doğacak çocuklar önünde gösteriler yapıyordum ve onlara döktürteceğim gözyaşlarını hayal edip kendimden gözyaşları döküyordum;onların gözleriyle görüyordum ölümümü;gerçekleşmişti o ve benim hakikatimdi.
Ben de 5 arkadaşımı mimliyorum.
http://elmasekeri.blogspot.com/
http://yesimlitarifler.blogspot.com/
http://www.misssgibi.com/
http://hayatkazanbenkepce.blogspot.com/
http://neseersoy-neseersoy.blogspot.com/

BİR YILIN SON GÜNLERİ

I.

bir yıl daha bitiyor

İşte bu kadar duru,bu kadar yalın

bu kadar el değmemiş sıradan bir gerçeği daha

kolları bağlı hayatımızın

bir şiire nasıl dahil edilir bir yılın son günleri

her sonda her başlangıçta ve her defasında alır gibi bir başkasını karşımıza

perdeler çekip,ışıklar söndürüp

oturup yatağın içine bir başımıza

sorgulamak kendimizi

öğrenmek ikizin anadilini,ikinci belleğimizi

öğrenmek kendimizle hesaplaşmanın buzul ilişkilerini

bu aynaların dehlizlerinde gezinirken görürüz

karanlık günlerimizin kenar süslerini

biterken bir yılın son günleri

biliyoruz takvimler belirlemez değişimin mevsimlerini

gençlik ikindilerini

kargınmış bir çocuktuk büyüdüğümüzden beri

II.

bir yıl daha bitiyor

düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey

her yıl biraz daha kısalıyor öncekinden

bana mı öyle geliyor

yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman insan yaşlanırken?

III.

kırdım mı incittim mi birilerini

kimleri kazandım,yitirdiklerim kimler?

kendimi yineledim mi yazdıklarımda?

yeniden düşünmeliyim dostluklarımı,ilişkilerimi

dağınık yatağım,mutsuz yatağım çoğalttın mı eksiklerimi

gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı

yitirdim mi yoksa masumiyetimi?

borçlarımı ödedim mi? doğru seçtim mi soruların fiillerini?

tırnaklarım kesilmiş,dişlerim fırçalanmış,saçlarım taranmış, giysilerim ütülü,odam düzenli mi? ödünç aldığım kitapları geri verdim mi?

geri verdim mi aldıklarımı: aşkları,dostlukları,sevgileri,güvenleri,bağları kitaplara,sayfalara,satırlara borcumu ödedim mi?

yokladım mı duygularımı hala sevebiliyor muyum insanları?

ovmalı gümüşlerimi,bakırlarımı,cila geçmeli ahşaplarıma

ovmalı umutları saklı tutumalı gelecek inancını,

yarınları,eksik etmemeli ağzımızdan

hançer kıvamındaki karamizah tadını

şimdi oturup uzun bir hasretlik mektubu yazmalıyım Yavuz'a

sonra köşe başından bir demet çiçek alıp öyle başlamalıyım akşama yeni bir yıla

ama nedense her şeyin tadı dağılıyor ağzımda

bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında

aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta
Murathan Mungan

Fotoğraf : İlteriş SEZER (fotograf.net sitesinden alınmıştır)

Aslında hayatta kendimi çok iyi ifade edememişimdir.Blog oluşturuken çok düşündüm ya burada kendimi anlatamazsam , ya sadece tarif yazmaktan sıkılırsam diye, hayatımla ilgili herşeyi de konuşamam çoğu zaman ama bir günlüğüm olsun istedim ileride nelere üzüldüğümü okuyup gülümsemek ,hayatın hiçbir anlamı kalmadığı zamanlarda üzülebilmeyi hatırlamak ve bundan mutlu olmak için ve yaşadığımı hissetmek için umutlarımı mutluluklarımı okudukça...
Ve arkadaşlarım olsun diye , bir yerlerde aynı şeylere ilgi duyan insanlar olduğunu bilmek , sen daha anlatmadan anlayan seninle belki aynı şeyleri yaşamış , belki hissetmiş birilerinin varlığı uzakta da olsa güzel , yalnızlığı severim ama ,


Yalnızlık bile başka inların varlığı bilindikçe bir anlama kavuşuyor.
Edip Cansever